Türk Kültürüyle Tanışın
Yunus Emre Enstitüsü kısa zamanda ciddi bir faaliyet sayısına, aynı zamanda dikkate değer bir faaliyet çeşitliliğine ulaşmıştı. Zengin bir kültürel kaynağa sahip olan Türkiye’nin doğru bir şekilde ve yetkin temsilcilerle tanıtılması Enstitümüzün birincil önceliği olmuştur. Faaliyetlerimiz ülkemizin seçkin ve zengin kültürel birikimini yurt dışında tanıtmak amacıyla planlanmaktadır.
Türkiye dünyada daha çok tarihi ile bilinen bir ülke. Bizler tarihimizden aldığımız ilham ile zengin birikimi tanıtmayı amaçlarken, öte yandan modern sanat ve kültüre dair güncel gelişmeleri de önemsiyoruz. Kadim geleneğimizin kültür kodlarını, modern dünyanın sanatlarıyla bütünleştirerek çok çeşitli kültür perspektifi sunmaya çalışıyoruz. Öyle ki, Türk edebiyatının ölümsüz yazarlarından Ahmet Hamdi Tanpınar devamlı, ancak değişerek yenilenmenin gerekliliğini söyler. Yaşayan her şey değişmeye mecburdur, daha ötesi canlılığını değişmeye, yenilemeye borçludur. Ancak bu değişim kendi istikametinde olduğu takdirde devamlılık sağlanabilir. Ahmet Hamdi Tanpınar, bunu “devam ederek değişmek, değişerek devam etmek” olarak açıklıyor. Kültürel devamlılığın sekteye uğramadan yeni bir terkip içinde gelişebilmesi için gelenek ile modernizmin birlikte hareket etmesi gerekiyor.
Yunus Emre Enstitüsü tıpkı Tanpınar’ın ifade ettiği gibi, devam ederek değişiyor, değişerek devam ediyor. Geleneğimizden aldığımız ilham ile modern dünyanın insanlarına ulaşmayı, onlara devamlı gelişen ve değişen kültürel birikimimizi sunarak bu topraklara ait ne varsa anlatmaya gayret ediyoruz. Dede’yi Wagner’le, Yunus’u Verlaine ile, Baki’yi Goethe ile buluşturarak yeni bir terkip yoluyla kendimizi anlatmaya ve anlamaya çalışıyoruz. Sadece kendi kültür atlasımıza ait renkleri anlatmıyor, aynı zamanda başka milletlerin kültürel zenginliklerini öğrenerek anlamaya, böylece birbirimizi yakından tanımaya, yeni terkipler geliştirmeye çabalıyoruz.
Bu bakımdan yabancı bir kültür kurumunu ağırlayan ev sahibi ülkenin kültürü ve kültürel değerleri de bizim için büyük önem taşıyor. Ev sahibi ile misafir arasında iyi bir dostluk kurulması için taraflar arası kültürel etkileşime imkân sağlayan faaliyetlere katılıyor, ortak çalışmalar yapıyoruz. Amacımız sadece tanıtmak değil, tanımak aynı zamanda.
Enstitümüz sadece Türkiye’de yetişmiş kültür adamlarını değil, geçmişte veya günümüzde Türkiye ile teması olmuş sanat, fikir ve bilim insanlarını da, hem tanımayı hem de tanıtmayı amaçlamakta ve bu çerçevede faaliyet yapmaktadır. Faaliyet yaptığımız her noktada, kültürel işbirliklerine ve ortak faaliyetlere büyük önem veriyoruz. Ortak faaliyetlerin, kültürel alışverişin ve etkileşimin en hızlı ve verimli gerçekleştiği platform olduğuna samimiyetle inanıyoruz.
Maksadımız değişen dünyada ülkemizin kültürel ve bilimsel birikimini uluslararası arenada duyurmak ve “başka milletlerin tecrübesini” de kendi topraklarımıza taşımaktır. Kültürel ve bilimsel paylaşımın her bakımdan faydalı, değerli olduğunu düşünüyoruz. Bu amaçla Dede’yi Wagner’le, Yunus’u Verlaine ile, Baki’yi Goethe ile buluşturmaya devam ediyoruz.